Sakaryabaşı’ nda, Sakarya Nehrinin doğduğu yerde kamp yaptık.Akşam üzeri vardığımız Sakaryabaşı’ nda güzel bir akşam üzeri geçirdikten sonra çok kaliteli bir kamp yaptık.Sabah gün doğarken uyandık,Ferdi’ye baktım oda uykusunu tam almış,ben zaten deliksiz bir uyku uyumuşum.
7 gün geride kaldı, bu gün Zafere Giden Yol projemizin 8 nci günü ve sabaha Sakaryabaşı’ nda uyandık, bunun çok özel bir an olduğuna inanıyorum.27 Haziran cumartesi ve 28 Haziran pazar Üniversite sınavları var ve salgın hastalık korona virüs covid-19 nedeniyle sınavların olduğu saatlerde sokağa çıkma kısıtlamaları olacak.Akşam Ferdi Kızıl kardeşim ile onun planını yaptık.Bu gün sınav saatlerinde yerleşim yerlerinden uzak yol alıp yarını ise dinlenmeye ayırdık.
Eskişehir’deki arkadaşlarla görüştük 2 gün Eskişehir Bisiklet Derneğinin bisiklet evinde kamp yapacağız.Bu gün Eskişehir’e kadar yol almayı planlıyoruz.Kurtuluş Savaşının 5 önemli meydan muharebesinden 3 ‘ü Eskişehir’de geçmiştir, o yüzden Eskişehir çok önemli.
Zafere Giden Yol projemizde Eskişehir yolculuğumuz başlıyor.
Not:Yazılarımda Ferdi Kızıl kardeşimin fotoğraf desteği çok büyük.
Sakaryabaşı Kampı.
Güzel bir Sakaryabaşı sabahından herkese günaydın.Gün ağarırken uyandığımız Sakaryabaşı’ nda önceliğimizi kahvaltıya verdik,çadırlar haliyle su kenarında olduğundan nemliler.Biz kahvaltı yapıncaya kadar onlarda kurudu.
Kahve Zamanı.
Kahvenin yerini ve zamanını iyi bileceksin.Hiç bir yere gitmeye gerek yok,buradan iyi yer mi? bulacağız.Kahvaltıdan sonra kahvelerimizi de yudumladık ve toparlandık.
Kamp Yeri Pozu.
Toparlandık, gitmeye hazırız ve ayrılmadan önce Sakaryabaşı’ ndaki kamp yerinden ayrılış pozu alıp, tekrar gözeler bölgesine geçiyoruz.
Sakaryabaşı.
Ben bir önceki yazımda bahsetmiştim ama tekrar etmem de fayda var,Sakaryabaşı ne demek?,Sakaryabaşı nedir?.
Sakaryabaşı; Sakarya Nehri’ nin çıkış noktasıdır. Çifteler’de “Sakarıbaşı” olarak adlandırılan bölgede beş ayrı kaynak bulunur. Ana kaynak olarak Sakarıbaşı kaynağı; Gökgöz kaynağı, Kırkkız kaynağı, Ilıksu kaynağı, Göztaşı kaynağı birleşerek Türkiye’ nin üçüncü büyük akarsuyunu oluşturur. 824 kilometrelik uzunluğu ile Sakarya Nehri, ilin kuzey ve doğu sınırlarını da çizer. Suları dört mevsim 19-20 °C sıcaklığa sahiptir. Sakarya Başı, balık yetiştirme istasyonları ve piknik alanları ile büyük ilgi görür.Kaynak:Çifteler Gönüllüler Derneği.
Sakaryabaşı Ve Şafak OMAÇ.
Akşamdan beri hayalini kurmuştum,niyetim dün akşam üzeri gelir gelmez dalmak idi ama etraf kalabalık olduğu için o isteğimi sabaha bıraktım.Etrafta belediye çalışanlarından başka kimsenin olmadığı Sakaryabaşı’ nın ana kaynağı olan Sakarıbaşı gözesine dalıyorum, yüzüyorum,benden mutlusu yok.Ferdi ise beni fotoğraf çekmek ile meşgul.Girdiğim gözenin derinliği 8 metre,yüzme bilmeyenlerin girmesi tehlikeli,bu benim için geçerli değil.
Şimdi güne rahat rahat başlayabiliriz.
Çifteler-Seyitgazi Arası.
Çifteler-Seyitgazi arası rakımı 880 ile 950 metre arası değişen düz bir plato.Bu plato üzerinde Çifteler-Seyitgazi arasında Hayriye,Türkmenmecidiye,Beykışla,Gümüşbel köyleri var ve biz bu köyleri sorunsuz kat ederek yol aldık.Seyitgazi yakınlarına kadar geldik ama ben burada Türkmenmecidiye köyü hakkında biraz bahsetmek isterim.
Türkmenmecidiye: 1921 yılı Mayıs ayı başlarında Kütahya üzerinden gelen Yunan kuvvetleri Çifteler’in kuzeyinde Kırkkız çalında karargah kurmuş burada istihkamlar yapmaya başlamıştır.
Gündüzleri Türkmen köyüne (Türkmen Mecidiye) inen Yunan askerleri köylüye işkence yapmaya başlamıştır. Türkmen köylüler Yunanlılara karşı çete çarpışmalarına girişmişlerdir.
Seyitgazi Çevre Yolu!!!!!
Seyitgazi ilçesine vardık,ilçe merkezine girip girmeme arasında kısa bir tereddüt yaşadık.Malum bugün üniversite sınavı nedeniyle covid-19 sokağa çıkma kısıtlaması var,bir engelle karşılaşmamak yada 900 TL gibi bir ceza uygulamasına tabi olmamak için ara yollardan Seyitgazi ilçe merkezini es geçtik ve Eskişehir ana yoluna ulaştık.
Seyitgazi.
Eskişehir-Afyonkarahisar yoluna ulaştığımızda görüldüğü gibi yol bomboş,bizden başka kimse yok, demek ki bizim haricinde herkes kısıtlamaya uyuyor.İlçe çıkışında benzin istasyonunda kısa bir mola verdikten sonra yönümüzü Eskişehir istikametine çevirdik.Bu arada Seyitgazi ilçesinde de bahsetmek isterim.
Seyitgazi:Eskişehir’in 43 kilometre güneyinde yer alan küçük bir ilçesidir. İsmini, Arapların İslamiyeti Anadolu’ya yaymak üzere Bizans İmparatorluğu’na karşı verdiği mücadelelerin birinde şehit düşen Battal Gazi’den alır.
1922 yılında ilçe olan Seyitgazi,14 ay düşman işgalinde kalmış 01 Eylül 1922 ‘de işgalden kurtulmuştur.
Mola Zamanı.
Seyitgazi-Eskişehir arasındaki 40 km’lik inişli çıkışlı yolu kat ederken sıcağında etkisinden bunaldığımız anlar çok oldu.O anların birinde ağaçların altındaki bu çeşme imdadımıza yetişti. Sarayören civarındaki suyu soğuk bu çeşmede öğle molası verdik,yemeğimizi yedik,sonrada dinlenme molasında kahvelerimizi yudumladık.
Şimdi hızlıca Eskişehir’e gitme zamanı.
Eskişehir.
Eskişehir’e girerken biraz tırmandık,sonra da Eskişehir merkeze inişe geçerken Eskişehir pozumuzu vermek için tabelanın önünde durduk.Eskişehir’de bizi Bahadır Özer kardeşim karşılayacak.Ferdi, Bahadır ile sürekli irtibat halinde,muhtemelen Odunpazarı’ nda buluşacağız, çünkü biz oradan giriş yapacağız. Eskişehir’e gelmişken biraz bahsetmek isterim.
Eskişehir: Türkiye’ nin bir ili ve en kalabalık yirmi beşinci şehridir. 1993 yılında çıkarılan kanunla Büyükşehir Belediyesi olmuştur. Ortasından Porsuk Çayı geçen şehir, içerisinde Osmangazi Üniversitesi, Eskişehir Teknik Üniversitesi ve Anadolu Üniversitesi’ nin bulunması nedeniyle bir öğrenci kenti görünümündedir.
Şehrin Tarihçesi ve Kurtuluş Savaşında Eskişehir:İlimiz çok eski bir yerleşme merkezidir. Bölgenin ilk yerleşme noktası şimdiki yerin 6 km kuzeyindeki Dorylaion’ dur. Tarihinin çok eski olmasından dolayı da Eskişehir adı verilmiştir.Eskişehir Anadolu Selçukluları’ nın kuruluşundan yıkılışına kadar bir Selçuklu şehri olarak kaldığı halde, bu savaşlar nedeniyle fazla Selçuklu eseri yapılamamıştır.Osmanlı Devleti’ nin Kurucusu Osman Bey, 1284 yılında Anadolu Selçuklu Sultanı Mesut tarafından gönderilen fermanla aşiret reisliğinden çıkarak uç beyi olmuştur. Osman Bey, uç beyi olduktan sonra, gün geçtikçe kuvvetlenmiş ve 1289 yılında hakimiyet sahasına Eskişehir ve İnönü’ yü de katmıştır.
1841 yılından sonra değişen idari taksimatta Eskişehir, merkezi Bursa olan Hüdavendigar Eyaleti’ne bağlanmış ve 1923 yılına kadar kaymakamlıkla idare edilmiştir.
1919 Ocak ayı sonlarında İngiliz işgaline uğramıştır.20 Mart 1920’de Eskişehir İngiliz işgalinden kurtarılmıştır.
Eskişehir 20 Temmuz 1921’de Yunanlıların işgaline uğradı.
26 Ağustos 1922 de Türk Ordusunun başlayan taarruzu sonucu, 2 Eylül 1922 de Eskişehir düşman işgalinden kurtuldu. Ancak işgalciler geri çekilirken yakıp, yıkmış kenti harabe haline getirmişlerdi.
Kurtuluş Savaşının 5 önemli meydan muharebesinin 3′ ü Eskişehir’de geçmiştir.Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğindeki T.B.M.M. mazlum halklara örnek olacak galibiyetlerin ilkini, I.İnönü Savaşı ile Eskişehir topraklarında kazanmıştır.Kaynak:Eskişehir Valiliği.

Kurtuluş Müzesi.
Akşam üzeri Eskşehir’ e Odunpazarı ilçesinden giriş yaptık.Bahadır kardeşimle Odunpazarı evlerinin önünde buluştuk,biraz hal hatır sormadan sonra daha uygun olan Kurtuluş Müzesi sokağına girdik.Bahadır ile hem sohbete devam etmek hemde amacımız geç olmadan Kurtuluş Müzesini gezmek idi ama maalesef olmadı. Korono virüs burada da peşimizi bırakmadı,müze virüs nedeni ile kapalı idi.Gezemedik ama ben biraz Kurtuluş Müzesinden bahsetmek isterim.
Kurtuluş Müzesi:Eskişehir Büyükşehir Belediyemizce restorasyonu tamamlanan Mestanoğlu Halil Konağı’ nın Eskişehir Kurtuluş Müzesi olarak halkın hizmetine sunmuştur.İnönü Savaşları sırasında Batı Cephesi Komutanı olan İsmet Paşa’nın Metanoğlu Halil Konağı’ nda konaklamış olması,binanın ”Eskişehir Kurtuluş Müzesi” olarak tasarlanmasında etken olmuştur.
Burası Karatepe, Yıldıztepe, Türbetepe, Gazitepe, Mangaldağı, Duatepe ve Sakarya Ovası…Burası Mehmet Çavuş’ u,Onbaşı Ali’nin, Teğmen Abdullah’ın,Binbaşı Nazım’ın ve on binlerce kahramanın canını vatan uğruna verdiği yer…Küllerinden yeniden doğan bir ulusun kanla imzasını attığı,bir ulusun tam bağımsızlık bedelini kanla ödediği,İngiliz emperyalizmi ve Yunan zulmüne tek vücut olup direndiği büyük savaşın ve direnişin verildiği yerdir.Kaynak:Eskişehir Belediyesi.
Eskişehir Bisiklet Evi.
Ferdi 2 yıl önce Eskişehir’e gelmiş bisiklet evindeki festivale katılmış,buradaki arkadaşları da oradan tanıyor.2 gün önce Ferdi’nin ön fren diski eğilmişti,Eskişehir bölgesinde olduğumuz için Serpil Koç arkadaşımız ile irtibata geçmişti,fren diskini Serpil temin etti ve yolumuzda Eskişehir’den geçeceği için Eskişehir için sözleştik ve bisiklet evinde misafir olmaya karar verdik.Burada yardımları için Serpil Koç arkadaşımıza teşekkür ederiz.
Bisiklet evine Bahadır Özer,Ferdi Kızıl ve ben üçümüz intikal ederken eksik alışverişlerimizi almayı da ihmal etmedik.Akşam olmak üzere iken Karagözler mevkinde bulunan Eskişehir Bisiklet Derneğinin bisiklet evine vardık.Gayet güzel bir alanmış,çünkü ben oraya varmadan önce bu kadar açık alanı olan ve yeşillikler içinde olacağını tahmin edemediğimden başta kararsızdım.Şimdi halimden memnunum.
Karagözler Eskişehir Bisiklet Evi Kampı.
Bisiklet evine vardığımızda bizi Murat Vurucu arkadaşımız karşıladı.Yardımcı oldu,bisiklet evini gezdirdi,bilgi verdi ve nerede çadır kurabileceğimize varıncaya kadar ilgilendi,teşekkürler Murat,biz fazla ilgiden sıkılanlardanız,sen keyfine bak.Sonra bizi serbest bırakıp hobi bahçesi ile ilgilendi.
Biz mi?
Yer iyi,çadırları kurduk,bahçe çimenlik, hortumda var….Elbet günün tozunu toprağını üzerimizden atacağız,temizlenip yemeğe geçeceğiz.
Burada Bahadır bize bir sürpriz yapmış,ahçı olmanın sanatlarını göstermiş,bir sürü yemek çıkardı karşımıza üstelik yarına kalacak kadar.Bahadır Özer, kardeşim hakkın ödenmez,bu aç insanları nasıl doyuracağını biliyorsun, eyvallah kardeşim.
Yemekten sonra biraz çay muhabbeti,dinlenme derken Serpil Koç arkadaşımızda geldi.Ferdi kendisini tanıyor ama benim de festivallerden tanıdığım bir arkadaş olduğunu görünce orada anladım.Sağ olsun, bizimle ilgilendi,Ferdi’nin fren diskini de getirmiş.Geç vakte kadar oturduk,sohbet ettik ve sonra herkes evinin biz ise çadırlarımızın yolunu tuttuk.
Yarın yine buralardayız, bakalım,yarın tembellik nasıl bir şeymiş göreceğim.
9 ncu Gün 28 Haziran 2020 Karagözler (Dinlenme Günü)

Diskin İyi Hali……
Sabah acelemiz yok,tabiri yerindeyse gerine gerine
kalktık.Kahvaltımızı aheste aheste yapıp,işin keyif bölümünü uzun tuttuk.
Sonra Ferdi,yeni oyuncağı olan çocuklar gibi sevinerek yeni diskini montaj yaptı.Kolay değil 3 gün boyunca ön frensiz yol aldı, bira zor oldu ama Ferdi işi profesyonelce götürdü.

Karagözler Eskişehir Bisiklet Evi Kampı.
Korona Virüsün yaptığına bakın, bizi çakılı bıraktı. Bu gün Üniversite sınavı var ve korona virüs Covid-19 dolayısıyla gün içerisinde sokağa çıkma yasağı olduğundan yola çıkamadık.
Kahvaltı yaptık,Ferdi diski montaj etti, bende hortumla güzelce serinledim.
Bu arada Murat Vurucu’da geldi, yanında bir sürü yiyecek şeyler getirmiş, o da kahvaltısını yaptı.Geri kalanını ise gün içinde durup durup tükettik.

Biz bu günü kendimize tatil edip Eskişehir Bisiklet Derneği’ nin bisiklet evinde fazlasıyla dinlenmeye ayırdık.Dinlendik, sıcaktan ve can sıkıntısından bunaldıkça defalarca duş aldık,çamaşır yıkadık,bol bol da muhabbet ettik.

Ferdi’nin fotoğraf makinesi Duatepe’ de kazaya kurban gitmiş,kırılmıştı. İnternette araştırırken aynı model makineyi Eskişehir’de üstelik kamp alanımızın yakınında ikinci el olarak buldu,aldı ve sevinci yerindeydi,Eskişehir Ferdi’ye yaradı.

Akşam gelen misafirlerle de muhabbete devam ettik.Serpil Koç yine geldi bu sefer arkadaşlarıyla, geç vakte kadar oturduk,sohbet ettik.
Ben alışık olmadığım şekilde 2 gün üst üste aynı yerde kamp yapmış oldum, bu benim tarihimde yazmaz.Korona yasakları bunu bana yaptırdı.Bu gün iyi dinlendik,bu dinlenmenin faturasını ileri ki günlerde göreceğiz!!!!
8 ve 9 ncu günler Eskişehir olarak kayıtlara geçti.Yarın Birinci ve İkinci İnönü Muharebe alanlarında olacağız.Zafere Giden Yol yarın istikamet olarak Söğüt bölgesini gösteriyor.