Bu Konya‘ya ikinci gelişim. Geçen sene şehri o kadar acelemiz vardı ki şehri gezme fırsatı bulamadan geçip gitmiştik. Bu yıl 2 günümü Konya‘da geçirerek bunu telafi ettim.
Konya‘da misafiri olduğum arkadaşım Seçkin‘ın babası Fikret Abi ve ben.
Geçen sene bizi Kulu‘da misafir eden Necati Aga bu sefer beni Konya‘da misafir etti.
Mevlana Türbesinin güzelliğine diyecek bir şeyim yok ama meydanda hiç ağaç olmaması düşündürücü. öğrendiğim kadarıyla Konya büyük şehir belediyesi türbenin uzaktan daha net gözükmesi için bir çok ağacı kesmiş. bundan yaklaşık 700 yıl önce Selçuklu İslam medeniyetinin en maneviyatı yüksek yeri olan mevlana türbesi, bence günümüzde maneviyattan uzak. tam bir ticarethane gibi kullanılarak bir gelir kapısı halini almış.
Özenle işlenmiş türbe ve lahtin üzerinde geleneksel sufi sarığı var. hesapta fotoğraf çekmenin yasak olduğu Mevlana türbesi’nden bir kare. herkes çatır çatır fotoğraf çekerken bir karade ben çekeyimm dedim.
Şehir merkezinde sıcaktan bunalanlar için bir çok çay bahçesi,parklar ve bahçe de var